< <

<

Sercan’dan sonra kahrını çektiğim arkadaşım, koca dört yılı bitirdik, şimdi mutlu musun? Kolay mı be, üç yıl boyunca aynı evde yaşamak! İşte ben, sen, Sercan; üçümüz bunu başardık. Ayrılmadan yaşadık koca üç yılı. Hayatımızın en unutulmaz dönemlerini birlikte geçirdik. Çok mu zor geriye dönmek! Evet zor. Dönemezsin. Sadece özlemle anacağın günlerdir o yaşadıkların. Yirmi dört saat, ayrılmadan yaşadığın o insanları, bir gün gelir yanında bulamazsın. Hayat, o kadar acımasızdır işte. Ne kadar özlesen de, yanı başında bulamazsın. Hayatında istediğin her şey senin olsun. Tüm güzelliklerin seninle olması dileğiyle… (Onur Balcı)
Evimizin Bezgin Bekir’i. Sen olmasaydın ben kimi okeyde tavlada yenecektim. Acılarımı, sevinçlerimi seninle paylaştığım için çok minnettarım. Senin gibi bir ev arkadaşım olduğu için kendimi çok şanslı hissediyorum. Sabahları erken kaldırdığım için (13.00), bulaşık sırasını belirttiğim için, temizlik yaptırttığım için Onur’a olduğu gibi sana da özür borçluyum. Bir gün olsun sizleri rahat bırakmadım. (Ama ben olmasaydım evde kimse konuşmayacaktı.) Benimle arkadaşlığını, dostluğunu paylaştığın için çok teşekkür ederim. Sen de benim gibi bir beladan kurtulduğun için bir kurban kesersin herhalde. Sevinçlerin en büyüğü seninle olsun Sıntafa.(Sercan Turgut)
Buradan bir gerçeği açıklamak istiyorum. Dört yıl boyunca tek istikrarlı arkadaşım Mustafa olmuştur. Bir insan nasıl bu kadar saf yürekli ve temiz kalpli olabilir. Mustafa’ya tek yaptıramayacağınız şey yalan söyletmektir ama arkadaşı için her şeyi karşılıksız yapar ve sizden hiçbir şey beklemez. İnanın böyle dostlar bu zamanda çok az kaldı. Mustafa ile görüşmek istiyorsanız onun uyumadığı saatleri bilmeniz lazım. (İbrahim Korkmaz)

Demeyeceğim sana Mustafa, boşuna uğraşma. Sen benim ilk arkadaşım Mahmut’um, sana benzeyen yanımsın. Sonsuzluk misali kalbindeki büyüklük, giriyorum içine bir köşeden seyrediyorum, şaşıyorum insanlığına, sendeki bu uçsuz bucaksızlığa. Yağmur misali yüreğindeki sevgi, bir parça koparıyor kenarından seviniyorum, şaşıyorum saflığına, yüreğinin bu dokusuna. Özlem misali sendeki bu haller, yaklaşıyorum, şaşmıyorum senin bu kadar iyi oluşuna, sensizliğe üzüleceğime. Ben yine sana Mahmut’um diyeceğim, hep güzel günler dileyeceğim senin için hayal meyal geçen dört yılın ardından. En iyisini hak eden arkadaşım; arkadaşlığım da, özlemim de seninle olsun… (Özlem Yılmaz)

Aslan Mustafa’m türküsünün en çok yakıştığı saf temiz, Mustafa’m. Sana pek çok isim taktılar ama hiçbiri seni Mustafa kadar anlatmadı. (Hoze, Mahmut falan…) Dostum hep olduğun gibi temiz kal, ama kimse saflığından faydalanmasın. (Tuncay Açıcı)

Tertemiz kalbin ile benim için okyanusların dibindeki inciler gibisin, çok değerlisin ve sana saygım sonsuz, hayatta her şey gönlünce olsun. (Özgür Öztürk)

Mustafa’dan bir damla. Mustafa ayrı ayırıcı bir adam. Saygılı, sevgi dolu, dost, arkadaş canlısı ve bizim tiyatrodan Vrasidas’ımız. Konuşmaz fazla fakat size her şeyi her şeyiyle size örnek bir dost olduğunu anlatır. Ömür boyu irtibatı koparmamak ve beraber olmak dileğiyle…(Hakan Turan)
Mahmut yaa! Sınıfta çok değer verdiğim ender insanlardansın. Senin kadar mükemmel bir insan daha yok bu dünyada. Bu düşüncelerim hiç değişmeyecek. Bazen Mustafa, bazen Vrasidas, bazen Gonzales ama hep Mahmut. İyi ki varsın! Sevgiyle kal…(Müge Canpolat)

O sessiz görüntünün altında ne cevherler olduğunu seni tiyatro sahnesinde gördüğümüzde fark etmiştik. Ağırbaşlılığın ve iyi yüreğinle tanıdık seni. Yaşamın boyunca mutlu ol arkadaşım. (Sena Karataş)
Vay be yurtta kaldığımız ilk geceyi hatırlıyorum da ne çabuk geçti yıllar. En has oda arkadaşım işte geldik gidiyoruz. Umarım yaşam sana keşke dediğin her şeyi verir. Her zaman dostumsun… (Serdal Sağlamtundu)

Son seneye kadar sesini çok duymamış olsam da son sene yaptığın değişimle hepimizi şaşırtmayı başardın. İyi ki de böyle yapmışsın, seni tanımak çok güzeldi. Bundan sonrada böyle devam etmeni diliyorum çünkü konuşmak sana yakışıyor. (Aysun Tınmaz)

Vrasidas, seni tiyatro sayesinde tanıdım ve çok sevdim. Sen çok doğal ve içtensin. İyi ki seni tanımışım. Seninle sohbet etmek çok keyifliydi. Birlikte çok güzel vakit geçirdik ve beni en çok güldüren insanlardan biri oldun. Her şey için, arkadaşlığın için sağol. Hep mutlu olman dileğiyle… (Demet Çolak)

Tiyatro sayesinde tanıdım seni. Ama tanımasaydım gerçekten çok büyük bir kayıp olacakmış. Şekerim sözünü en güzel sen söylüyorsun. Bir de haftaya patates salatası yapacağım. Sırf senin için. Canım arkadaşım… (Zekiye Kayadaş)

‘’Sen oyna, senden başka yiğit kalmadı.’’ Tertemiz bir insansın. Daha iyisini elde edebilir mi insan. (Veysi Üründü)

Birinci sınıfta nasıl olacak nasıl bitecek derdik, bak şimdi neredeyiz. Şunu aklından çıkarma, hiçbir zaman unuttuğum kişiler arasında olmayacaksın… (Burak Öz)

İlk stajla tanıdım efendiliğiyle gözde Musti’yi. O bizim Mahmut’umuz! Sessizliğin en asil yönünü sende gördüm. Örnek tavırlarınla, tiyatro çalışmalarındaki sabrınla hatırlayacağım dostum seni. (Yasemin Yıldız)

Sana Mustafa değil Altomiano Hoze demek istiyorum. Brezilya dizilerinden çıkmış bir halin var çünkü. Efendiliğini ve insanlara olan saygını hayatın boyunca kaybetmezsin umarım. Ağırlığın ve sadeliğin seninle çok iyi bütünleşmiş. Sessiz gülümsemelerini, tebessümlerini hiç ama hiç kaybetmemen dileklerimle… (Dilek Aydoğan)

Daha birinci sınıfa geldiğimde ilk tanıştıklarımdansın. Sessiz durmana rağmen sınıfa bin bir renk kattın. Hayatındaki her şeyin gönlün gibi güzel olması dileğiyle…(Canan Kılınç)

Seninle ilgili olarak ilk aklama gelen, arkadaşların ‘’Mahmut’’ diye seslenişi kulaklarımda yankılanır gibi. Arkadaş ortamından da anlaşılacağı gibi eğlenceyi ve hareketliliği seven birisisin. Hayatın sana iyilikleri ve hayattan umduklarını vermesi dileğiyle. (Nuran Çimen)

Her zaman sabrına ve sakinliğine hayran kaldım. Umarım tüm dileklerin gerçek olur.
(Derya Özmen)

Labels: ,

posted by <9:27 AM/a>, <

<

<0Comments:

<

<Post a Comment

< <


Web Site ici







I. Ogretim Turk. | II.Ogretim Turk. | Blogger Templates | Internet Marketing |