Senin için söylenebilecek o kadar çok şey var ki! Ama en önemlisi gerçek bir dost olduğun. Her ağladığım, her güldüğümde hep sen vardın yanımda. Dört sene hep beraberdik seninle ve bir dört sene daha geçirebilmek için neler vermezdim ki! İlk sevgiyi, ilk ihaneti, ilk mutluluğu, ilk gözyaşını hep beraber yaşadık. Sabahlara kadar ettiğimiz sohbetleri, odada korkup birbirimize sarılarak koridora ağlayarak fırlamalarımızı sonra da gelen görevliyi cin sanmamızı, ülkeler coğrafyasının bize çektirdiklerini ve daha sayamadığım birçok güzelliği hep beraber yaşadık biz. Birbirimize sırtımızı dönmeden hep sarılarak yaşadık bu 4 yılı. Başkalarının deyimiyle “ekürü” olduk biz:) Muğla’da yaşanılanlar tükenmeye mecbur kaldı artık zaman karşısında ama biliyorum ki asla unutulmayacak ve her nerede olursak olsun yaşanmaya devam edecek. Tatlı dilli, gülünce o gamzelerinin yüzüne yaydığı samimiyeti ve hep dost bakan gözlerini özleyeceğim. Yüreğinin güzelliği hiç bozulmasın. Hayatında hayallerinin yer alacağı bir ömür geçirmeni diliyorum dostum… ( AYSUN TINMAZ)
Sen anlamlarda aramışsın arkadaşlığımızı ben ise anlamsızlıklarda arıyorum nedense seni. Anlam veremiyorum bana bu kadar yakın gelişine, anlam veremiyorum içimdeki sana ve yine anlam veremiyorum bu sona doğru gidişe. Paylaştıklarımızın ötesinde paylaşamadıklarımız için bir şahit arıyorum son hamlede. Anlamsızlık bu ya bulamıyorum. İçimden tutuyorum senin için tüm dileklerimi yani hak ettiklerini. Saçlarını seyrediyorum, efkârlanıyorum, uzanıyorum parmaklarının ucuna, derin bir nefesle hoşça kal! ( ÖZLEM YILMAZ)
Ders arası! Haydi kızlar çay! içmeye inelim. Ya da fakültenin en fazla rüzgâr alan yerine! Yaklaşan en büyük ara geldiğinde ise belki de en az rüzgâr alan yerde tek başıma çayımı! yudumlarken yine beni en fazla rüzgar alan yere çağırmanı bekleyeceğim. Ve belki de ilk defa bu kadar üşümek isteyeceğim.
( MÜGE CANPOLAT)
Kardeş dedik bağrımıza bastık. Ana yüreğiyle ve tüm sevimliliğiyle bizleri birbirimize bağlayan sınıfımızın ender efsanelerindendir. Bazı insanları tanırsınız ve bu sayede yeni bir şeyler öğrenirsiniz. Ancak Sena gibi arkadaşları tanıdığınız zaman ayrıcalıklı olmanın farkını hissedersiniz. İnanın, abartmıyorum Sena gibi arkadaşınız varsa bunun farkını kesinlikle anlarsınız. Ayrıca şunu belirtmem gerekir; Sena’nın sesini duyduğunuzda nerede olursa olsun onun bulunduğu ortama girin. Çünkü en güzel sohbetler ve ortam onun bulunduğu yerde olur. Seninle okumak büyük şanstı.
( İBRAHİM KORKMAZ)
İbo’nun tabiriyle Sena kardeş. Bugün seni “en sevimli” seçeceklerdi. Karşı çıktım. Bunu benden duymalısın. Evet, yaptım. Ama bir sor neden? Seni gibi karizma sahibini “en sevimli” seçip vıcık vıcık bir hale getireceklerdi. Buna izin veremezdim. Sana karşı suçluluk duyuyorum. Sen hastanedeyken biz “hey hey” diye halay çekiyorduk. Artık bunları açıkladıktan sonra beni arkadaş sayar mısın bilmem? Ama biz (bizim grup) seni çok sevdi. Şöyle bir düşünüyorum da ne çok şeye güldük. Hele bir hastane anımız var hiç unutulmaz. Umarım hayat hep istediklerini verir sana. Önemli bir şey olursa msn’den yazarsın.
(TUNCAY AÇİCİ)
Selamımı eksik edemediğim varlığın benim için güzeldi. İyi ki seni tanıdım. Aynı sınıfta seninle beraber olmak güzeldi. İnsanlarla geçinen tavrını ve olgunluğunu örnek almışımdır. Seni çok seviyorum Sena nurum benim. ( ZÜHRA TOKMAK)
Hani kendinden emin ve asil duruşlu insanlar vardır. Bakılınca hayranlık uyandırır. Hani gülünce gözlerinin içi gülen insanlar vardır. Ben gülen insanların gözlerinin içine bakarım! Bizim sınıfta gözlerinin içi gülen bir kız vardı… ( HEDİYE BİLİCİ)
Tiyatro grubumuzun son elemanı, sevgili hemşerim… Senin o doğallığını, saf kalbini görmemek için insanın kör olması gerekir. Göründüğü gibi olan, nadir insanlardan biri olduğunu unutma ve hep böyle kal. Yaşamın sana sunacakları umarım hep sana layık olur… ( ÖZNUR ÖZDEMİR)
Hayatın, zamanın en acımasız yanı bu sanırım. İnsanları önce bir araya getirip sonra birbirinden uzak köşelere bırakmak. Ama biz buna birbirimizi unutmamakla direnebiliriz. Dostluğun arkadaşlığın bir güzel yüzü de sende vardı… ( DERYA ÖZMEN)
Üniversitede yalnızlığımı paylaştığım ilk arkadaşım. Söylediğin gibi çömezlik zamanlarını birlikte atlattık. Türkmen Düğünü’nde yollarımız tekrar birleşti, gördüm ki yine aynı pencereden bakabiliyoruz hayata. Samimiyetine ve içtenliğine her zaman inandığım arkadaşıma hayatı boyunca mutluluklar dileğimle.
(AYŞE KUŞKONMAZ)
Seni tiyatro çalışmaları sırasında tanıma fırsatı buldum. Açık sözlü, samimi bir arkadaştın. Her ne kadar sahneleyememiş olsak da seninle aynı grupta çalışmış olmaktan mutluyum. Hayatın sana tiyatro dersindeki gibi bir hayal kırıklığını bir daha yaşatmamasını ve mutlu olman dilerim.
(TOLGA TOSUN)
Kolay kolay sinirlenmeyen, daima güler yüzlü ve bir o kadar da muzip bir arkadaş. Sevgiler.
( NADİR KARAŞAL)
Staj arkadaşım, tiyatro arkadaşım, bütün derslerde grup arkadaşım… Hayatım boyunca bana destek olabilecek kişiler keşke senin gibi olsa, tanıdığım kişiler keşke senin gibi doğru olsa. Seni tanıdığım için, gerçekten kendimi çok şanslı hissediyorum. ( ONUR BALCI)
İçtendin, sıcaktın, üstlendiğin işi yapmak için elinden gelen yapıyordun, sevimliydin… Ben seni böyle tanıdım. Umarım ömrün de kendin gibi güzel geçer.( CANAN KILINÇ)
Her şeyinle bu sınıfın en hanımefendi kızlarından oldun hep. Seni tanıdığım için inan kendimi çok şanslı hissediyorum. Beni anladığını umuyorum, biliyorsun ki ben fazlasıyla soğuk bir insanım. Bundan sonraki yaşamında mutluluk ve başarı seninle olsun. (ÖZGÜR ÖZTÜRK)
Yaşamak; kavuşma isteği olmadan, özlemek; sevgi olmadan, sevgi de sensiz olmadan olmaz sınıfın en renkli hatunu. Hem doğal konuşmaların hem de rahat tavırlarınla hatırlanacak sınıfın şirinlerindensin.(YASEMİN YILDIZ)
Seni görünce hep uykumun geldiğini itiraf ediyorum. Hep yeni uyanmışlığın mahmurluğu var gözlerinde. Seni savaşlardaki görünmez kahramanlara benzetiyorum. Tam bir görev insanısın. Bkz. Hasan Ünder’in dersi ve diğer grup çalışmaları… Hep böyle kal...( SERCAN TURGUT)
Seni seviyorum sözü içtenlikle söylendikçe güzel. Renkli kişiliğin ve sıcak tavrınla tiyatromuza ve kalbimize giriveren samimi kız. Çok güzel şeyleri hak ettiğini düşünüyorum ve bunun duacısıyım.
(ÜLKÜ KÜÇÜKGÜLDAL)
Sen en tatlı, en güzel, en sevimli yol arkadaşısın. Seninle birlikte yürümek, muhabbet etmek ve olaylara rahat bakışın beni her zaman rahatlatmıştır. Keşke ben de seni ilk yıllarda tanısaydım. Seni gerçekten çok seviyorum. ( ZELİHA BAKIR)
Sena hatırlıyor musun üniversitenin ilk gününü? On kişi Serpil Çay Bahçesi’nde oturmuştuk. Daha dün gibi sanki. Şimdi ise mezuniyetimize çok kısa bir süre kalmışken andaç için birbirimize yazılar yazıyoruz. Ne çabuk geçti dört sene. Bence sınıfın olmazsa olmazları arasındasın. O temiz kalbin ve aydınlık yüzünle her zaman gülersin inşallah. Öğretmeni olacağın öğrenciler senin gibi bir öğretmene sahip olacakları için çok şanslı. ( MUSTAFA ATAY)
Seni tanımak, seninle vakit geçirmek, sohbet etmek güzeldi. O güzel gülüşünü hiç kaybetmemen dileğiyle… ( DEMET ÇOLAK)
Sınıfımızın kıvırcık güzellerindendir. Kimi zaman sıkılır derslerde “Hocam!” der, kimi zaman da harıl harıl not tutar. Seninle patlıcanları yaka yaka yaptığımız ama sonunda herkesin beğenerek yediği “karnıyarık” yemeğini unutamam:) ( ELİF TAMER)
Güzel saçlı kız! Sena sonunda saçlarımı boyattım. Her seferinde senden modeller ve renkler öğrenirdim. Senin saç renklerini hep sevdim. Cesaretini de. Mutluluklar şeker kız! ( ZEKİYE KAYADAŞ)
Kötekli’nin yolları taştan. Sena’yla biz gideriz yavaştan yavaştan. Hayatındaki başarı yolları, Kötekli yolu gibi olmasın. Hep sevgiyle kal. (ASLI KÖR)
Yeşil rengin murat, huzur gibi anlamları vardır. Sen de yeşil rengini çok sevdiğine göre üzerinde taşıdığın yeşil hayatına yansımış. Saçların ve giyiminle her zaman farklıydın. Yaşam boyu bu farklılığını koruman dileğiyle. ( NURAN ÇİMEN)
Her zaman için hakkını sonuna kadar savunan, haklıdan yana olan ve dobra dobra arkadaşım hayatın boyunca hep mutlu olursun inşallah. Seni çok seviyorum. ( PINAR MUCUK)
Üniversite ortamında ilk arkadaş grubu, Muğla’yı keşfediş, ilk Türkçe Gecesi’ne gidiş, hepsinde birlikteydik. Böyle başladığımız dört senenin sonuna geldik artık. Yaşadığımız güzellikleri unutmaman umuduyla.( BURÇİN ÖZER)
Seni hep eski Türk filmlerindeki kadınlara benzetirdim. Onlar kadar asil ve onlar kadar güzelsin. Mutlulukların ve başarıların daim olsun. ( SELVİ DAĞAŞAN)
Seninle staja gitmek çok güzeldi. Özellikle de Türdü’ye:) geçen dönem aramızda bazı şeyler geçmesine rağmen seni her zaman sevdim, değer verdim. Belki de tepkim bu yüzdendi:) Ama geçti:) Hayatının her anının değerli ve anlamlı olması dileklerimle. ( DİLEK AYDOĞAN)
“ Okut, öğret ve nihayet yurda yarar bir insan et.” Teşekkürler. ( VEYSİ ÜRÜNDÜ)
Yurt arkadaşı deyip geçmemek gerekmiş. Bunu seni tanıyınca anladım. Kalorifer üzerinde oturmalarımızı, yatak sohbetlerimizi ve seni asla unutamam. Duaların benimle olacak Denizli’ye gelmem için biliyorum:)Hadi gari diye diye bitirdik bak:( seni çok seviyorum. ( NURDAN TEMİR)
Labels: II. Ogretim Turkceciler, Sena Karatas
posted by 
<0Comments:
-
<
I. Ogretim Turk. |
II.Ogretim Turk. |
Blogger Templates |
Internet Marketing |